Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç Üniversitemiz Öğrencileriyle Buluştu
Üniversitemiz Rektörlüğü’nün Üniversitemiz Öğrenci Konseyi ve Medeniyet Kulübü desteğiyle düzenlediği “Adalet, Ombudsmanlık ve Üniversiteler” konulu konferans, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’un konuşmacı olarak katılımıyla Prof. Dr. Fazıl Tekin Konferans Salonu’nda gerçekleşti. Etkinlik Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak, AK Parti Eskişehir Milletvekili Harun Karacan, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Ferhat Kapıcı ve Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak ile protokolün katılımıyla gerçekleşti.
Konferansın açılışında konuşan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, ombudsmanlık kavramının tarihsel süreç içerisinde hukukun üstünlüğü ilkesine dayandığını kaydetti. Prof. Dr. Kemal Şenocak hukukun üstünlüğünün sağlanması, iyi yönetişim ilkelerinin yerleştirilmesi, halka karşı sorumluluk anlayışının ve hakkaniyetin oluşturulabilmesi için kamu denetiminin; yetki ve güç kullanan, eylem ve tasarruflarda bulunan, kamu görevi yapan ya da kamu hizmeti sunan tüm kamu kuruluşlarının işlemlerine karşı halkın avukatlığını yapmakta olduğunu ve aldığı kararlar ile idareye yol gösterdiğini ifade etti. Ombudsmanlık kavramının İsveççe’den geldiğini ve kavramın gelişiminin İsveç-Osmanlı ilişkilerinden de etkilendiğini dile getiren Prof. Dr. Kemal Şenocak, 1709’da Poltava’da Rusya’ya karşı yenilen İsveç Kralı XII. Karl’ın Osmanlı’ya sığınarak beş yıl Edirne’de yaşadığını ve kurumları inceleyerek, yokluğunda ülkesinde baş gösteren yolsuzlukların önlenmesi için kral adına hareket eden kamu görevlilerinin yasalara uygun hareket edip etmediklerini denetlemek üzere bir kişiyi yüksek vekil olarak atadığını söyledi. Bu şekilde İsveç’te 1713 yılında ombudsmanlık kurumunun kurulduğunu belirten Prof. Dr. Kemal Şenocak, kurumun ülkemizdeki temellerinin ise Türkiye’nin resmen Avrupa Birliği’ne aday ülke olarak kabul edildiği 1999 yılına dayandığını kaydetti. Prof. Dr. Kemal Şenocak Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’a konferansa katılımı için teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.
Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’u Eskişehir’de ağırlamaktan memnuniyet duyduklarını belirterek konuşmasına başlarken, insan odaklı bir yapı olarak ombudsmanlığın “insanı yaşat ki devlet yaşasın” felsefesiyle hareket eden ve temeline bunu almış bir kurum olduğunu vurguladı. Ülkemizin insan hak ve özgürlükleri bağlamında geçmişten bu yana büyük mesafe kat ettiğini ve hiçbir devletten geri olmadığını belirten Özdemir Çakacak, inancımızın ve kültürümüzün gereği olarak ve devlet geleneğimizden dolayı insan hak ve özgürlüklerini tarihsel süreç içerisinde her şeyin üstünde tutmuş bir millet olduğumuzu kaydetti. Ülkemizde idarenin bütün eylem ve işlemlerinin yargı denetimine tabi olduğunu dile getiren Özdemir Çakacak, bunun yanında devletimizin kamu görevlilerinin tutum ve davranışlarının insan onuruna yakışır olup olmadığını denetlemek üzere ombudsmanlık kurumunu getirdiğini ifade etti. Bireysel hak arama yollarının öğrenilmesi gereğine de işaret eden Vali Özdemir Çakacak, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’a katılımı için teşekkür ederken konferansın verimli geçmesini diledi.
Konferansın konuşmacısı Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Türkiye’de kendi insanımıza ve ülkemizde bulunan misafirlerimize daha iyi hizmet vermek için devletimizin tüm imkanlarını seferber ettiğini söyledi. Şeref Malkoç kamu hizmetlerinin sunumunda eksiklik ve hata görüldüğünde veya hizmeti sunan kamu görevlilerinde bir davranış bozukluğu görüldüğünde bunların Kamu Denetçiliği Kurumu’na taşınması gerektiğini belirtti. Ombudsmanlığın da burada devreye girdiğini dile getiren Şeref Malkoç, ombudsmanlığın mahkemeye gitmeden önce çok kolay ve ücretsiz başvurulabilecek, en çok 6 ay içinde başvurunun sonuçlandığı ve en önemlisi de idare ile insanımız arasında barış köprüsü oluşturabilecek bir müessese olduğunu kaydetti. Kamu Denetçiliği Kurumu’nun en önemli eksikliğinin çok yeni bir kurum olması olduğunu belirten Şeref Malkoç, bu nedenle kurumu mümkün olduğunca yaygınlaştırmayı ve tanıtmayı arzu ettiklerini söyledi. Adaletin olmadığı yerde hak ve özgürlüklerin, huzurun, barışın ve kalkınmanın olamayacağını vurgulayan Şeref Malkoç, kainatın direğinin adalet olduğunu belirtirken, Osmanlı’nın dünyanın bu kritik coğrafyasını 600 yıl adaletle yönettiğini ve millet olarak bizim böyle köklü bir birikim ve tecrübeye sahip olduğumuzu söyledi. Millet olarak kendi değerlerimizi ilmin ışığı ve aklın yoluyla yeniden ele almamız durumunda dünyaya sunacağımız çok şeylerin olduğunu belirten Şeref Malkoç, bu noktada üniversitelerin büyük önem taşıdığını kaydetti. Üniversitelerin içinde bulundukları toplumun kılavuzu olduğunu ve bir ülkenin üniversiteleri ne kadar güçlüyse o ülkenin de o kadar güçlü olacağını belirten Şeref Malkoç, üniversitelerimizin dünyanın en iyileri arasında yer alması gerektiğini dile getirdi. Millet olarak bu topraklarda kalmamızın yolunun alın teri ile, göz nuru ile, insan haklarını korumakla ve adaletle mümkün olacağını belirten Şeref Malkoç, bunu da başaracağımızı ifade ederken, coğrafyamızın kavimler göçünün güzergahında olduğunu, pek çok kavim gördüğünü ama İslam ile yoğrulan Türk Milleti geldiğinden beri bu topraklara huzur geldiğini kaydetti. Türkiye Cumhuriyeti büyüyüp güçlendikçe ona yönelik saldırıların da arttığını vurgulayan Şeref Malkoç, bu saldırılara rağmen üniversiteleri, kamu yönetimi, siyaseti, bilimi ile Türkiye Cumhuriyeti’ni dünyanın en iyisi yapacağımızı belirterek konuşmasını tamamladı. Etkinlik Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’un kendisine yöneltilen soruları cevapladığı bölümle sona erdi.
